{ "title": "Siyatik İğnesi", "image": "https://www.siyatik.gen.tr/images/siyatik-ignesi.jpg", "date": "21.01.2024 11:56:54", "author": "Betül", "article": [ { "article": "
Siyatik sinir; insan vücudundaki en uzun sinirdir. Bel kısmındaki omurlardan çıkan sinirler bir araya gelir ve siyatik sinirini oluştururlar. Bel bölgesinden çıkan L4-5(Lumbar) sinirleri ile kasık bölgesinden çıkan S-1(Sacral) sinir birleşerek siyatik sinirin başlangıcını oluştururlar. Siyatik siniri dediğimiz bu sinir bel omurlarından başlayarak kasık içerisinden geçer, kalçaya ait kasların arasından diz arkasındaki çukura kadar uzanır. Bu çukurda dallanarak ikiye ayrılan bu sinir ayak parmaklarına kadar devam eder.

Siyatik hastalığı nedir ve sebepleri nelerdir?

İnsanda üst bacağın arka kısmında ya da arka bacağın dış tarafında siyatik siniri boyunca yer alan bir ağrı gözlemlenebilir. Bu ağrıya, yakınındaki sinir sebebiyle yine 'siyatik' ismi verilmiştir. Siyatik siniri herhangi bir sebeple sıkışmış olduğu için bu sinirin uyardığı kasların olduğu bölgelerde ağrı, hissizlik ve kuvvet kayıpları gözlenmektedir. Bahsi geçen ağrı aniden hissedilebildiği gibi bazı durumlarda da yavaş yavaş seyreden özelliktedir. Ağrılar siyatik siniri ile aynı doğrultuda yani kalçanın dibinden başlayıp ayak topuğuna kadar devam eden cinstedir. Bedensel işlev gerektiren hareketlerde zorlanma meydana gelir. Oturma, kalkma, yatış pozisyonu alma ya da yürüme gibi hareketlerde birey ağrı sebepli işlevselliğini kaybeder. Öksürme, gerinme ya da yürüme gibi durumlarda hassas olan bel kemiğinin alt kısmında ağrı oldukça yoğun bir şekilde hissedilir. Bunun sebebi, omurlar arasındaki disklerin yerinden oynaması nedeniyle, hareketlerdeki kas ve doku aktivitesi sonucu siyatik sinire oluşan basıdır. Ayrıca omurganın alt tarafında oluşan iltihaplanma ya da zedelenme de söz konusu olabilir. Omurganın alt kısmında oluşan ya da doğuştan meydana gelen değişiklikler, leğen kemikleri ya da bu bölgedeki diğer organların hasarı, siyatik sinirinin herhangi bir noktasına baskı yapıp bu hastalığı tetikleyici etmen olabilirler. Bel fıtıkları ise en sık rastlanan siyatik sebebidir. Diğer yandan siyatik sinirin harabiyete uğramasına neden olan başka bir faktör ise trafik kazalarıdır. Bunun yanı sıra ezilme, kesi oluşumu, silah sebepli yaralanmalar sonucunda da sinirin kopması ya da zedelenmesi gözlemlenmektedir.

Enjeksiyon esnasında iğne siyatik sinire zarar verebilir mi?

Çok nadir olarak meydana gelse de kalçadan yapılan enjeksiyon iğnesi girişimleri sonucunda siyatik sinirin zarar gördüğü raporlanmıştır. Siyatik sinire asıl zarar veren şey aslında enjektörün ucundaki iğnesi değildir. Çünkü enjektörün iğnesi ile kalçadan siyatik sinirin içerisine girmek neredeyse imkânsızdır diyebiliriz. Bunun sebebi ise siyatik siniri diğer sinirler gibi kaygan yapıdadır ve enjektör iğnesi gibi ince bir materyalle onu doku içerisinde yakalamak ve zedelemek oldukça zordur. Peki basit bir enjeksiyon iğnesi sonrası felç gibi ciddi bir hasar yaşayan hastalardaki asıl tehdit unsuru nedir? Enjektör içerisindeki kimyasal maddenin doku içerisinde dağılacak yer bulamaması ve enjektörün iğnesi ile zerk edilen kimyasal materyalin bunun sonucunda dokuda birikmesi bunun cevabıdır. Enjeksiyon işleminden sonra dokuda biriken kimyasal materyal siyatik siniri üzerinde baskı yapar ve siniri zedeler. Az önce de bahsettiğimiz gibi basit bir enjeksiyon iğnesi hastayı felç riskine kadar götürür. Zayıf bünyeli bireylerde rastlanması muhtemel olan bu durum için sağlık çalışanlarının bu konuda özellikle hassasiyet göstermesi beklenmektedir.

Siyatik hastalığının tedavi süreci

Siyatik şikâyetleri olan hastaya nörolojik muayene yapılması gerekir. Bel ve kasık filmi istenebilir. Elektromyografik incelemeler sonucunda harabiyet gören kısım net olarak belirlenir. Hastaya ilk etapta yatak istirahati önerilir. Sert bir zeminde yatması daha da faydalı olacağı için yatağın altına kalın bir tahta konulabilir. Uzman tarafından önerilen ilaçlar varsa gerekli sürede ve dozunda mutlaka alınmalıdır. Bazı hastalar ise fizik tedavi birimlerine yönlendirilir. İğne sonucu siyatik sinirde harabiyet gözlemlenen hastalarda iyileşme yüzdesi oldukça düşüktür. Diğer hastaların yarısında ise uygun tedavi yöntemleri sonucunda %75'e varan oranlarda iyileşme gözlemlenebilmektedir.
" } ] }